Anasayfa
tarafından Arkadaşlar,
Çok mantıklı ancak sanki bir şaşırtma varmış gibi görünen bilmeceyi aşağıda sunuyorum:
Padişahın çok güzel bir kızı varmış. Padişah kızını evlendirmek istediğinde ortaya çıkan talipler arasından kız üç delikanlıyı beğenmiş. Ancak karar verememiş. Bunun üzerine Padişah gidin bir yıl boyunca dünyayı gezin; kızıma en değerli, önemli hediyeyi getirerek önerene kızımı vereceğim demiş.
Delikanlılar yola çıkmışlar üç gün kadar beraber seyahat etmişler. Daha sonra ayrılmaya, ancak bir yıllık sürenin bitimine üç gün kala aynı yerde buluşup memlekete birlikte dönmeye karar vermişler.
Kararlaştırıldığı gibi sürenin bitimine üç gün kala aynı yerde buluşmuşlar. Birbirlerine sormuşlar sen ne getirdin diye?
Bir tanesi “Ben bir ayna getirdim. Dünyada nereyi istersen anında orayı gösteriyor” demiş. Buna Aynacı diyelim.
İkincisi “Ben bir uçan halı getirdim. Üstüne binip nereye gitmek istersen anında oraya götürüyor” demiş. Buna Halıcı Diyelim
Üçüncüsü “Ben bir elma getirdim. Her türlü hastalığa iyi geliyor. Ölmek üzere olan bile bu elmayı yese iyileşiyor” demiş. Buna da Elmacı diyelim.
Memlekete dönmek üzere hep birlikte yola çıkmadan önce, Aynacı demiş ki “Şu aynadan bakalım memlekette durum nasıl?”. Bir de bakıyorlar Padişahın kızı ağır hasta ölmek üzere. Halıcı Diyor ki “Buyurun halıya atlayın gidelim”. Anında memlekete varıyorlar. Elmacı diyor ki “Padişahın kızı, al elmayı ye”. Hakikaten elmayı yer yemez Padişahın kızı iyileşiyor.
Padişah kızını hangisine vereceğini şaşırıyor.
Aynacı “Ayna olmasa bizim olan bitenden haberimiz olmayacaktı. Buraya yetişmek için acele etmeyecektik. Kız da ölecekti”. Kız benim hakkım demiş.
Halıcı “Halı olmasa görsek de bir faydası yoktu. Buraya yetişemeyecektik. Kız da ölecekti”. Kız benim hakkım demiş.
Elmacı “Görsek de yetişsek de elma olmasa bir faydası yoktu. Kız elmayı yiyemeyecek ve ölecekti demiş.
Soru: Padişah kime verecek kızını...
Çok mantıklı ancak sanki bir şaşırtma varmış gibi görünen bilmeceyi aşağıda sunuyorum:
Padişahın çok güzel bir kızı varmış. Padişah kızını evlendirmek istediğinde ortaya çıkan talipler arasından kız üç delikanlıyı beğenmiş. Ancak karar verememiş. Bunun üzerine Padişah gidin bir yıl boyunca dünyayı gezin; kızıma en değerli, önemli hediyeyi getirerek önerene kızımı vereceğim demiş.
Delikanlılar yola çıkmışlar üç gün kadar beraber seyahat etmişler. Daha sonra ayrılmaya, ancak bir yıllık sürenin bitimine üç gün kala aynı yerde buluşup memlekete birlikte dönmeye karar vermişler.
Kararlaştırıldığı gibi sürenin bitimine üç gün kala aynı yerde buluşmuşlar. Birbirlerine sormuşlar sen ne getirdin diye?
Bir tanesi “Ben bir ayna getirdim. Dünyada nereyi istersen anında orayı gösteriyor” demiş. Buna Aynacı diyelim.
İkincisi “Ben bir uçan halı getirdim. Üstüne binip nereye gitmek istersen anında oraya götürüyor” demiş. Buna Halıcı Diyelim
Üçüncüsü “Ben bir elma getirdim. Her türlü hastalığa iyi geliyor. Ölmek üzere olan bile bu elmayı yese iyileşiyor” demiş. Buna da Elmacı diyelim.
Memlekete dönmek üzere hep birlikte yola çıkmadan önce, Aynacı demiş ki “Şu aynadan bakalım memlekette durum nasıl?”. Bir de bakıyorlar Padişahın kızı ağır hasta ölmek üzere. Halıcı Diyor ki “Buyurun halıya atlayın gidelim”. Anında memlekete varıyorlar. Elmacı diyor ki “Padişahın kızı, al elmayı ye”. Hakikaten elmayı yer yemez Padişahın kızı iyileşiyor.
Padişah kızını hangisine vereceğini şaşırıyor.
Aynacı “Ayna olmasa bizim olan bitenden haberimiz olmayacaktı. Buraya yetişmek için acele etmeyecektik. Kız da ölecekti”. Kız benim hakkım demiş.
Halıcı “Halı olmasa görsek de bir faydası yoktu. Buraya yetişemeyecektik. Kız da ölecekti”. Kız benim hakkım demiş.
Elmacı “Görsek de yetişsek de elma olmasa bir faydası yoktu. Kız elmayı yiyemeyecek ve ölecekti demiş.
Soru: Padişah kime verecek kızını...
