İlişkileri Zora Sokan İnanışlar
* YANLIŞ: Eski partnerinize karşı güçlü hisleriniz varsa, yeni birine aşık olamazsınız.
İnsanlar yaşamları boyunca birden fazla kişiye aşık olabilir. Eski
partnerinize karşı hala güçlü hisler besliyorsanız, bu sizin
kabahatiniz değil. Bu belki de yeni sevgilinizde bulamadığınız bir
takım özelliklerle ilgilidir. Bu sizin yeni birine aşık olamayacağınızı
göstermez.
* YANLIŞ: Doğru insanla karşılaşınca bunu kesinlikle anlarsınız.
Bir partiye katılırsınız ve salonun öbür ucunda ayakta duran ve
gözlerinizin içine bakan kişiyle birbiriniz için yaratıldığınızı
düşünürsünüz. Peki ya buna inanıp sonradan yanıldığını görenler?
Tanıştığınız birinin sizin ruh ikiziniz olduğunu düşünüp de hemen
harekete geçmeyin, yanılma ihtimaliniz çok yüksektir çünkü.
* YANLIŞ: Evlenmeden önce birlikte yaşamak, aranızdaki bağı sağlamlaştırır.
Çiftlerin yüzde 50'si evlilik öncesi birlikte yaşıyor. Fakat bu,
boşanma oranını düşürmüyor. Hatta araştırmalar, evlenmeden önce aynı
evi paylaşanların boşanma oranlarının daha yüksek olduğunu gösteriyor.
* YANLIŞ: İdeal erkeğiniz birçok açıdan size benzer.
Evlilik uzmanları, etnik, dini ve başka benzerliklerin, uzun süreli
ilişkilerin anahtarı olduğunu söyleseler de, bu gerçek değil. Bir
ilişkinin süresi, ortak amaçlar ve birbirini tamamlayan karakterlerin
buluşmasından geçiyor.
* YANLIŞ: Eş seçerken 'gözü doymuş' birini bulmak daha doğrudur.
Kadınlar, hayatlarına giren erkeklerin kendilerinden önceki yaşamlarını
dolu dolu yaşamalarının avantaj olduğunu düşünürler. Bundan emin
olmayın, unutulmaması gereken bir nokta var ki, huylu huyundan
vazgeçmez.
* YANLIŞ: Kıskançlık, onun size değer verdiğinin en temel göstergesidir.
Kıskançlık, sevmek ve sahiplenmekten değil, kaybetme korkusu ve güven eksikliğinden kaynaklanır.
* YANLIŞ: İlişkinin başında kötü olan seks yaşamı zamanla harika olur.
Bir ilişkinin başlangıcının en tutkulu dönemi olduğu düşünülürse ve bu
dönemde seks kötü gidiyorsa, ilişkinin devamında aynı kalması
muhtemeldir.
* YANLIŞ: Eski partnerinize karşı güçlü hisleriniz varsa, yeni birine aşık olamazsınız.
İnsanlar yaşamları boyunca birden fazla kişiye aşık olabilir. Eski
partnerinize karşı hala güçlü hisler besliyorsanız, bu sizin
kabahatiniz değil. Bu belki de yeni sevgilinizde bulamadığınız bir
takım özelliklerle ilgilidir. Bu sizin yeni birine aşık olamayacağınızı
göstermez.
* YANLIŞ: Doğru insanla karşılaşınca bunu kesinlikle anlarsınız.
Bir partiye katılırsınız ve salonun öbür ucunda ayakta duran ve
gözlerinizin içine bakan kişiyle birbiriniz için yaratıldığınızı
düşünürsünüz. Peki ya buna inanıp sonradan yanıldığını görenler?
Tanıştığınız birinin sizin ruh ikiziniz olduğunu düşünüp de hemen
harekete geçmeyin, yanılma ihtimaliniz çok yüksektir çünkü.
* YANLIŞ: Evlenmeden önce birlikte yaşamak, aranızdaki bağı sağlamlaştırır.
Çiftlerin yüzde 50'si evlilik öncesi birlikte yaşıyor. Fakat bu,
boşanma oranını düşürmüyor. Hatta araştırmalar, evlenmeden önce aynı
evi paylaşanların boşanma oranlarının daha yüksek olduğunu gösteriyor.
* YANLIŞ: İdeal erkeğiniz birçok açıdan size benzer.
Evlilik uzmanları, etnik, dini ve başka benzerliklerin, uzun süreli
ilişkilerin anahtarı olduğunu söyleseler de, bu gerçek değil. Bir
ilişkinin süresi, ortak amaçlar ve birbirini tamamlayan karakterlerin
buluşmasından geçiyor.
* YANLIŞ: Eş seçerken 'gözü doymuş' birini bulmak daha doğrudur.
Kadınlar, hayatlarına giren erkeklerin kendilerinden önceki yaşamlarını
dolu dolu yaşamalarının avantaj olduğunu düşünürler. Bundan emin
olmayın, unutulmaması gereken bir nokta var ki, huylu huyundan
vazgeçmez.
* YANLIŞ: Kıskançlık, onun size değer verdiğinin en temel göstergesidir.
Kıskançlık, sevmek ve sahiplenmekten değil, kaybetme korkusu ve güven eksikliğinden kaynaklanır.
* YANLIŞ: İlişkinin başında kötü olan seks yaşamı zamanla harika olur.
Bir ilişkinin başlangıcının en tutkulu dönemi olduğu düşünülürse ve bu
dönemde seks kötü gidiyorsa, ilişkinin devamında aynı kalması
muhtemeldir.